21 Ocak 2012 Cumartesi

rahat uyuyabiliyor muyuz?

"Mü’minlerin birbirine karşı sevgisi, merhameti ve iyi muamelesinin misali, aynı vücut gibidir. Şayet vücutda bir uzva zarar gelirse bütün vücut etkilenir ve buna ateşle, uykusuzlukla karşılık verir." (Müslim, Buhari-Edeb’il Müfred, Ahmed)
son birkaç ayda Somali'de neler oldu...  
Cholera: 214 more children die in Somali 
US drones kill nearly 100 in single day
Hunger, cholera kill 55 kids in Somalia
US terror drones kill 146 in two days 
Cholera kills 81 more in Somalia 
US terror drones kill 36 more in Somalia 
Diseases kill 200 Somali kids in 24 hrs 
Kenyan airstrikes kill seven Somali kids  
Cholera claims 195 more lives in Somalia  
US terror drone, Kenya strike Somalia 
Diseases kill 50 more Somali children
US terror drones kill 24 in Somalia 
Cholera claims 119 more lives in Somalia 
 US terror drones kill 39 more in Somalia
Cholera, hunger kills 83 more Somali kids 
US terror drone kills 18 in Somalia 
Bomb blast leaves 6 dead in Mogadishu 
Kenya raids kill 14 in Somalia  
Cholera kills 116 children in Somalia 
Kenyan airstrikes kill 60 in Somalia
21 Somalis killed in Mogadishu violence 
US terror drones kill 38 more in Somalia 
80 more Somali children die of cholera 
US terror drones kill 41 more in Somalia  
Famine kills 90 more Somalis 
US drone raids kill over 120 in 2 days
75 die of hunger, cholera in Somalia 
 US drone strikes kill 38 in Somalia
Cholera kills 45 more Somali children 
US drone attack kill 20 Somalis 
Cholera kills 65 more Somali children 
US terror drones kill 24 more in Somalia  
Cholera kills 73 Somali children 
US terror drone raid kills 6 in Somalia  
US terror drones kill 29 in Somalia 


19 Ocak 2012 Perşembe

evvah

1.      Evvah :
Kurtubi diyor ki: “Bu kelimenin aslı, “teevvüh; ah edip inlemek”den gelmektedir ki, bu da ızdıraplıca uzun nefes alındığı vakit göğüsten geldiği işitilen ses demektir.” Ka’b dedi ki: “İbrahim (a.s.) ateşi hatırladı mı, ah aderdi.” El-Cevheri der ki: “Arapların bir şeyden şikayet ettikleri vakit, bu işten “ah” demeleri bir ızdırap çekme ifadesidir. Şair der ki:

“Onu hatırladığım her seferinde ah (ederim), onu hatırlamamdan ötürü

Ve (yine ah) aramızdaki yer ve gök kadar uzaklıktan dolayı” [1]

Fahreddin Razi diyor ki: “Evvâh kelimesi, bir kimsenin kederi iyice artınca söylediği “ah” sözünden türemiştir. Bunun sebebi şudur: İnsan hüzünlendiğinde, kalbi ruh, kalbin içinde sıkışıp tıkanmaya, boğulmaya başlar, böylece alabildiğince yanar. İnsan da, kendisinde bulunan bazı kederleri hafifletmek için, kalbinden bu yanan nefesini (ah diyerek) çıkarır. İşte bu lafzın iştikakı hususundaki temel izah budur.”[2]

Süleyman Ateş diyor ki: “Evvâh kelimesi evh kökünden gelir. İnsan çok üzülünce içinde biriken hüznü hafifletmek için “ooh!” der. İşte İbrahim, çok ooh diyen, halkın dertlerine üzüldüğünden çok ooh çeken biri olduğu için “evvâh” sıfatıyla nitelendirilmiştir. Bu şefkat ve merhametinden dolayı babasına, belki doğru yola gelir umuduyla Allah’tan mağfiret dilemiştir. Ama onun kararlı bir kâfir olduğunu anlayınca ondan el çekmiştir.”[3]

Muhammed Ali es-Sabuni diyor ki: “Evvâh: Çok yalvarıp yakaran manasınadır. Bir kimse, acı ve ağrıdan şikayet ettiğinde “Te’vehu’r-raculu” denilir. Mastarı Te’veha’dır. Şair şöyle der:

“Sevgilimi gece uğurladığım zaman, kederli adamın inlemesi gibi inler.”[4]

İzzet Derveze diyor ki: Evvâh: “Allah’a çokça bağlı, yalvaran ve içli, yanık ve Allah’tan korkan anlamındadır.” denilmiştir.[5]

Evvâh: Çok içli, yumuşak kalpli, yufka yürekli, merhametli.[6] Çok dua eden, azab ihtimali dolayısıyla ah vah edip sızlayan, Allah’ı çokça anan... diye açıklanmıştır[7].[8]

Evvâh kelimesi insanın kederinin iyice artmasından sonra “Ah, âh...” biçiminde çıkardığı seslerden türemiştir.[9]

İlim adamları “Evvâh” kelimesinin anlamı ile ilgili şu görüşleri ileri sürmüşlerdir:

1) İbn Mesud ve Ubeyd b. Umeyr’e göre “Çokça dua eden kimse” demektir.

2) Hasan, Katade, Ebu Meysere, Amr b. Şurahbil ve İbn Mesud’a göre “Allah’ın kullarına karşı çokça merhametli olan kimse” demektir. Nehhas’a göre birinci görüşün İbn Mesud’a ait olduğu senet bakımından daha sahihtir. Amr b. Şurahbil bu kelimenin, Habeşçe’den alındığını söylemiştir.

3) Âta, İkrime, Mücahid, Süfyan, Dahhak ve Ebu Zabyan’dan rivayetle İbn Abbas’a göre “Kesin inanç ve yakîn sahibi” demektir.

4) İbn Abbas ve İbn Cüreyc’e göre “Habeşçe’de mü’min” demektir.

5) Kelbi ve Said b. el-Müseyyeb’e göre “Kimsesiz, ıssız, kurak yerlerde Allah’ı anıp tesbih eden kimse” demektir.

6) Said b. Cübeyr, Hasan-ı Basri ve Ukbe b. Âmir’e göre “Tesbih eden ve Allah’ı çokça zikreden” demektir. Ukbe b. Âmir diyor ki: “Rasulullah (s.a.v.) Zulbicadeyn ismindeki bir adam için buyurdu ki: “Bu adam evvâh’dır. Çünkü bu, Kur’an okuyarak, Allah’ı çokça zikrederdi ve dua ederken sesini yükseltirdi.”[10]

7) Âtâ ve Abdullah ibn Abbas’a göre “Çokça Kur’an-ı Kerim okuyan kimse” demektir.

Abdullah ibn Abbas diyor ki: “Rasulullah (s.a.v.) geceleyin kabristana vardı. Ona bir kandil yakıldı. Cenazeyi kıble tarafından kabre koydu ve buyurdu ki: “Allah sana rahmet eylesin. Şüphesiz ki sen, çok evvâh idin. Kur’an’ı çokço okuyan idin.”[11]

Kurtubi diyor ki: “Bütün bu görüşler, birbirleriyle iç içedir. Kur’an tilaveti ise bütün bunları kapsar.”

8) Ebu Zer’e göre “Çokça ah eden kimse” demektir. İbrahim (a.s.) da: “Ah demenin fayda vermeyeceği bir vakit gelmeden önce cehennem ateşinden ah” derdi.

Ebu Zer der ki: “Bir adam Beytullahı çokça tavaf eder ve dua ettiği sırada, âh âh dermiş. Ebu Zer bu adamı rasulullah’a (s.a.v.) şikayet edince, Rasulullah: “Bırak onu çünkü o, çok evvâh bir kimsedir.” diye buyurmuştur. Bir gece dışarı çıktığımda, Rasulullah’ın o adamı geceleyin –beraberinde bir kandil bulunduğu halde- defnettiğini gördüm.”[12]

9) Mücahid (İbn Abbas’tan rivayetle İbn Cüreyc[13]) ve Nehai’ye göre “Fakih (dinde inceliğine bilgi sahibi, ince kavrayışlı) kimse” demektir.

10) Abdullah b. Şeddad b. el-Hâd’a göre “Huşu duyan, yalvarıp yakaran kimse” demektir.[14]

Enes der ki: “Bir kadın Rasulullah’ın huzurunda hoşuna gitmeyecek bir söz söyledi. Hz. Ömer bu şekilde konuşmaktan onu alıkoyunca, Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Bırakın o kadını çünkü o evvâh bir kadındır.” “Ey Allah’ın Rasulü! Evvâh ne demektir?” diye sorunca, Rasulullah (s.a.v.): “O huşu duyan bir kadındır.” diye cevap verdi.”[15]

11) Ebu Eyyub’a (ve Şüfeyy İbn Mani’ye[16]) göre “Hatırladığında, günahlarından dolayı mağfiret dileyen kimse” demektir.

12) Ferra’ya göre “Günahlarından dolayı çokça ah eden kimse” demektir.

13) Said b. Cübeyir’e göre “Hayır yaptığını bilen kimse” demektir.

14) Abdulaziz b. Yahya’ya göre “Çok şefkatli kimse” demektir. Ebu Bekir Sıddık (r.a.) da şefkat ve ince kalpliliği dolayısıyla “Evvâh” diye adlandırılırdı.

15) Âtâ’ya göre “Yüce Allah’ın hoşlanmadığı herşeyden dönen, vazgeçen kimse” demektir.[17]

16) Ebu Derda şöyle demiştir: “Kuşluk namazına ancak evvâh olan devam eder.” (İbn Ebu Hatim)

17) Mücahid diyor ki: “Evvâh; kendisini muhafaza eden, korkan, günahı gizlice işleyip yine gizli olarak ondan tevbe edendir.” (İbn Ebu Hatim)

18) Ka’b el-Ahbar diyor ki: “İbrahim, cehennem zikredildiği zaman: Ah ateşten dermiş.”[18]

Taberi diyor ki: “Bana göre bu görüşlerden doğru olan, Abdullah b. Mesud’dan nakledilen birinci görüştür. Yani evvâh kelimesinden maksat, “Dua eden” demektir. Çünkü Hz. İbrahim, babasını hakka davet ettikten sonra babası, onu tehdit etmiş, İbrahim de babasına Allah’tan af dileyeceğini ve ona dua edeceğini belirtmiştir.”

İbrahim’in neden böyle bir kimse olduğu hakkında alimlerin görüşleri:

1) Bazı alimlere göre “İbrahim, babasına ve diğer insanlara karşı çok merhametli ve çok yumuşaktı. Bu sebeple o, bu sıfatla sıfatlandı.”

2) Bazı alimlere göre “İbrahim’in böyle oluşu, Allah’a kesin iman etmesinden, O’nun azametini bilmesinden ve O’na boyun eğmesindendi.”

3) Bazı alimlere göre “İbrahim’in böyle oluşu, onun Rabbine olan imanının sağlamlığındandır.”

4) Bazı alimlere göre “İbrahim’in kendisine inen ilahi kitabı çokça okumasındandır.”

5) Bazı alimlere göre “İbrahim’in Rabbini çokça zikretmesindendir

14 Ocak 2012 Cumartesi

Azim olan Allah’a yemin ederiz ki

Azim olan Allah’a yemin ederiz ki,
Şehitlerimizin akan kanlarına suskun kalmayacağız!
Azim olan Allah’a yemin ederiz!
Azim olan Allah’a yemin ederiz!
Azim olan Allah’a yemin ederiz!
Kadınlarımızı, çocuklarımızı, kardeşlerimizi, âlimlerimizi ve şehitlerimizi kanımızın son damlasına kadar savunacağız.
Humus’un cesur ruhlarının hayali: Ya muzaffer olmak ya da ölmek!
Ya zafer, ya ölüm!
Ya zafer, ya ölüm!
Ve Allah sözlerimize şahittir…
Allah sözlerimize şahittir…
Allah sözlerimize şahittir…
Arap Birliği,
Gözlemciler,
Suriye Rejimi,
Amerika,
Obama,
Sarkozy,
Bütün Yöneticiler;
Hepsi Dinliyor!
Ey Gençler zafer kimden gelir?
- Allah’tan Allah’tan!
Ey gençler! Ben biraz önce El-Cezire ile görüştüm… Bütün dünya sizi izleyecek!
İçinizde Obama’dan zafer/yardım bekleyeniniz var mı?
- Hayır!
İçinizde Erdoğan’dan zafer/yardım bekleyeniniz var mı?
- Hayır!
İçinizde herhangi bir şahıstan ya da meclisten veya Arap Ligi’nden yardım bekleyeniniz varsa burayı terk edebilir!
Zafer kimdendir?
- Allah’tan.
Bismillahirrahmanirrahim
Allah'ın yardımı ve fetih (Mekke fethi) geldiğinde ve insanların bölük bölük Allah'ın dinine girdiğini gördüğünde, Rabbine hamd ederek tespihte bulun ve O'ndan bağışlama dile. Çünkü O, tövbeleri çok kabul edendir. (Nasr Suresi)
Allah’ım senden başka kimsemiz yok!

http://www.pressmedya.com/?aType=haber&ArticleID=6060

2 Ocak 2012 Pazartesi

Ey sonradan konulan kanunların ve yeryüzü anayasalarının kulları
Ey demokrasi dininin taraftarları
Ey kanun koyan rabler
Biz sizden ve sizin dininizden Allah'a sığınırız
Sizi, sizin şirk anayasalarınızı ve putperest meclislerinizi inkar ediyoruz
Bizimle sizin aranızda, bir olan Allah'a iman edinceye kadar ebedi bir düşmanlık ve öfke başlamıştır.
Şeyh Ebu Muhammed Asım El-Makdisi