12 Eylül 2012 Çarşamba

yağmur

üç ay önce bir predator saldırısı sonucu ebu yahya el libi'nin öldürüldüğü iddia edilmişti. o gün bu gündür düzenli aralıklarla fasıktan değil de güvenilir kaynaklardan haberin doğru olup olmadığına dair bir açıklama arayıp durdum. inşAllah yalandır diye dua etsem de Allah'ın (subhanehu ve teala) onu bizden daha çok sevdiğini ve ruhunu bekleyen yeşil kuşların olduğunu biliyordum...artık şehadet haberleri günde yüzleri bulan sayılarla geliyor, hepsi de öyle güzel öyle imrenilesi canlar... ama dün ebu yahya el libi'nin şehadeti doğrulanınca kalbim ayrı bir sıkıştı ayrı bir kederlendim. kalbimin sıkışmasına sebep olan bu kutlu haber değildi. kesinlikle hayır... şu yağmurun altında onunla ıslanamamak, şu sobanın başında bu faziletli şeyhle beraber ısınamayacak olmamdı... Allah şehadetini kabul eylesin.amin

http://www.youtube.com/watch?v=HYkDVDrging





10 Eylül 2012 Pazartesi

dua dua dua


Özbekistan'da bir cezaevindeki Müslüman Kadın mahkumlardan gelen mektup: "Kardeşlerim sesimizi bütün Müslümanlara duyurun !"

Shamil-Online editörüne bugün (13.Temmuz.Çarşamba) sabah Özbekistan kukla yönetimi Karimov rejimi tarafından tutuklanarak cezaevlerinde zulüm gören Müslüman kız kardeşlerimizin durumunu anlatan bir mektup ulaştırıldı.
Mektubu Shamil-Online web sitemize ulaştıran kardeşimiz şöyle diyor:
«Selam aleykum kardeşim. Bu mektup bize Özbekistanda ceza evinde zulüm gören bacılarımız tarafından ulaştırıldı ve bu mektuplardan daha bir kaç tane daha var. İnşaallah bacılar istiyorlar bu mektupları yayınlayın ve Ümmet bizim halimizi görsün ve bize yardım etsin» diyorlar.

Size gönderdiğim bu mektup Özbekistan kadınlar cezaevinde yazıldı ve dışarıya gönderildi.
Kadinlar hapishanesinden İslam Karimov yani ( Özbekistan Cumhurbaşkani diktatör Gestapo rejimini belirtmekte istiyoruz) bu diktator hükümetinin bu müthiş azabhanade bugun 25 Müsliman kadın Rabbim Allah dedikleri icin perişan halde ve işkence altında gün geçirmekteler..
Bunlar normal mahkum degiller bunlar için Karimov'un söylediklerine göre ve verdigi açiklamalara göre «bizim kadınlarla hiç bir problemimiz yok demişdi ama bu Müslimanların anlattıklerine göre «bizler normal mahkumlar deyiliz... her kes için normalde af çıkarılsa da ve bütün kim varsa tahliya olsa da bunlar için afda yok veya tahliye olmalarının hiç mümkünatı da yoktur.. bunlar için azab şiddet,işkence ve tecavüz yapılmaktadır..»
Bunlar elimize cezaevinden gönderdikleri mektupta şöyle sesleniyorlar !
* * *
Bismillahi Rahmanir Rahim.
Assalamu Aleykum kardeşlerim !
ilk once sizlerin hepinizin bütün Müslüman Ümettinin mübarek ayı Ramazan ayınızı tebrik ediyoruz  ve cahiliyetten kurtulan kardeşlerimizin ahirette de nurlu bir hayat yaşamasını ümid ediyorum.
Rabbimiz olan Allah bütün iman eden kullarını mustaqim yolundan ayrılmamamız için bizlere kuvvet tavfik versin.
Mümineler (Kadın Müslümanlar) yaradan Allah'a iman getirdikleri icin her türlü şiddet ve fiziki güce maruz kalmakta dövülerek cezaevlerinde katledilmektedir.
Biz ise Allah'ın dinine düşmanlık edenleri sadece Allah'a havale ediyoruz gücümüz cezaevinde bu kadar. Yüce Allah bilici ve görücüdür.

Sevgili dindaş kardeşlerim !
Bu maktubi size Özbekistan Müslümanları yollamaktadir.
Bu mektubu isterseniz beyan diye kabul edin veya isterseniz bir müracaat olarak kabul edin.
Bizim maksadımız elerinde az bir imkanı olan varsa veya baska bir sekilde olsun sesimizi duyursun. Erkek kardeşlerimizin namus meselesidir. Allah aşkına Kız kardeşlerinizi bu çirkin sistemin ve bu rejimin kafirlerinin ellerinde rezil olmamızı hiç birinizin istemediginizi ve bir şekilde yardım edeceginizin ümidindeyiz !

Su an kovusta toplam 25 Müslüman kadın bulunmaktayiz.
Bunlardan 17'si Sunni insha'Allah: Peygemberimiz Muhammad'in (s.a.v) Sünnetinde bir oldumuz için ve Sünneti Rasulullaha amel ettiğimiz için burada birlik olmaktayız.
Buradaki rejimin sistemini düzenleyen (ÖZBEKISTAN CEZA KANUNUNA GORE 159-maddesi) hepimize diğer mahkümlardan farklı muamele yapılıyor ve çok agir ve sert şartlarda bize  davranilir.
50 yaşından büyük olmasına bakmayarak kışın soğuk günlerde bile veya yazın en sıcak günlerinde iş olsa da olmasa da hergün sabah 06:00 kaldırıp değişik ve ağır işlerde bizi çalıştırırlar. Burada bu şekilde çalıştırılmaktan hepimiz çeşitli hastalıklara yakalandık ve bir kısmımız hala hasta.
Etibar isimli bir kadın Müslüman kendisi 45 yaşında böbrek kanseri hastalığına yakalandı. Bu Müslüman kadın kardeşimiz hastaneye götürüldü fakat ertesi gün geri gönderildi. Sebebi de 159.maddeden mahkum olması.
Adina isimli bir başka Müslüman ablamız 41 yaşında. Bu ablamızın sürekli ateşi yükselir. Hastaneye tedavi için gönderildi fakat analiz yaptığını söyleyen Karimov rejimi doktoru bir şeyi yok dedi ve cezaevine geri gönderildi.
Hastanede çalışan doktorlar olsun veya hastane müdürü olsun herkes 159.maddeden cezaevinde hapis yatanlara yardım ediyor diye şikayet edilmekten korkuyor ve rejim ile başlarının derde girmemesi için gelen hastayı hemen cezaevine geri gönderiyor. 
Ayrıca Özbekistan'da cezaevinde Dini kitapların hiç birine izin verilmiyor. Ellerimizdek Kur'an Kerim'ler toplandı Kur'an'ı Kerim'i legal olmayan yollardan içeri sokmaya sokmaya çalışırken yakalanırsa cezası ağırdır ve bunun resmi müdürü yok diye geri alınır. zaten legal yani resmi yollar bizim için kapalıdır. Fakat normal de İslama zıd olan ne kadar neşriyat varsa göz yumulur ve legal olmayan yolda olsa rejim görmezden gelir. Kısaca Dinimize zıd olan herşeyi bulmak çok kolaydır.
Bu sistemde çalışan rejimin adamları bizim için legal olsun olmasın İslam hakkında bir şey söyler ve sisteme karşı gelerek seslenirse tamam en ağır işkence ve fiziki eziyet başlıyor demektir. Cezaevinde boş bir odaya alıp götürürler ve o oda içinnde yapmadiklari işkence kalmaz. Elbiseleri tamam çıkartılır ve oturup kalkmasını isterler ve her türlü fiziki işkenceler yapılarak tecavüz ederler.
Biraz sesimizi yükseltirip kendi haklarımızı istemeye,talep etmeye çalışırsak sisteme karşı geliyor sistemi taciz ediyor diye hücreye götürüp her türlü işkence yapmaya günlerce devam ederler.
21 yaşında Mukaddas isimli kız kardeşimiz var onu cezaevi müdürlügü çagirdi ve ona «bunlardan vazgeç sen onların arasına girme daha gençsin» diyerek onu kandırmaya çalıştılar. «Sana çok üzülüyoruz daha gençsin ve eğer dediklerimiz yaparsan en kısa zamanda seni evine göndereceğiz» demişler. Fakat sonra kır kardeşimizden «Hayır» cevabını duyunca ona çok üzülen ve en kısa zamanda evine gönderecek olan cezaevi rejimi onu sisteme karşı geldi diye 5 kez hücreye gönderdi ve değişik işkenceler ile acı çektirdi. Kız kardeşimiz zaten midesinden ve böbreklerinden hasta idi ve vücudunun kemikleri görünecek kadar da zayıftır fakat burada kimse bize sahip çıkmaz. Sahip çıkacaklara da içeri ile irtibat sağlamasına engel konulur.
Evet benim Din Kardeşlerim, söylersem daha çok şeyler var söylenecek bize burada böyle zulüm edilmektedir. Kadın Müslüman tutukluların 17 yaşından küçük yada yaşlı olduğuna bakılmaksızın tek suçumuz  «Dinimiz İslam» dediğimiz için bizi buraya mühürleyip hapsettiler. Aftan faydalanmayalım diye de hakkımızda çeşitli asılsız suçlar icad etmekteler.
Belki bu mektubum elinize ulaşırsa Mü'min ve Müslüman kardeşlerim birleşir ve Allah'ın inayeti ile özgürlüğümüzü kazanıp ailelerimize kavuşmamız için bize yardımcı olun insh'Allah.
Assalamu Aleykum va Rahmatullah!